fbpx

Son 1,5 yıldır yalnızca ülkemizde değil tüm dünyada yaşanan korona virüs dönemi ile maalesef evlerimize kapandık. Kapandık demek ne kadar doğru olur bilemiyorum. Belki de evlerimizde olmamız gerekiyor desem daha doğru. Gerekmediği sürece dışarı çıkmadan evimizde zaman geçiriyoruz. Öyle ki neredeyse artık tüm işlerimizi kendimiz yapıyoruz. Kimimiz evinde spor yapmaya başladı kimimizse kişisel bakımını kendisi yapmayı öğrendi. Gün içerisinde, oldukça evde kalmaya özen gösterdiğimiz için yaptığımız işler ile kendimizi geliştirdiğimizi göremiyoruz. Bir söz var hepimizin bildiği; “Bardağın dolu tarafından bakmak”. Yaşadığımız pandemi sürecinde bu sözün psikolojimiz için ne kadar önemli olduğunu fark ettim. Tüm ihtiyaçlarımızı yerine göre uygulamalarla yerine göre kendimiz karşılarken bunun bize ekstra bir sorumluluk olduğunu düşünmek yerine kendimize yeni şeyler katabildiğimizi ya da hiç düşünmediğimiz ama deneyimlediğimizde başarabildiğimiz yeni şeyler olduğunu düşünürsek psikolojik olarak güçlenirken özgüvenimizi de yükseltebiliriz. Yani şu an da yaşadığımız döneme dolu tarafından bakmayı öğrenmemiz gerekiyor. Hiç düşündünüz mü evde nasıl daha keyifli ve verimli vakit geçirebileceğinizi ya da evdeyken kendinizi nasıl geliştirebileceğinizi? Belki uzun zamandır vakit ayıramadığınız için bir türlü yapamadım dediğiniz şeyleri de yapabilirsiniz, ne dersiniz?

Psikolojiyi Güçlü Tutmanın Yolları

Psikolojinin hayatımızın her alanında ne kadar önemli olduğunu hepimiz biliyoruz mutlaka. Mental olarak ne kadar güçlü ve kararlı olursak en zorlu dönemlerde bile işin içinden huzurlu ve başarılı bir şekilde çıkabiliriz. Peki, psikolojimizi nasıl güçlü tutabiliriz?
Öncelikle hayat karşımıza ne çıkarırsa çıkarsın önümüzdeki durumdan kaçmak yerine onları kabul etmemiz gerekiyor, iyisiyle de kötüsüyle de. Karşımızda yer alan olay zor da olsa bizi üzse de onun varlığını kabul edip kaçtığımızda yok olmayacağının da bilincine vararak kendimizi umutsuzluğa sürüklemek yerine sorunumuzla ilgili çözüm yollarını düşünmeye başlayabiliriz. Bir sorunla karşılaştığımız zaman mantığımızla mı yoksa duygularımızla mı hareket edeceğimize nasıl karar veririz? Aslında bu yıllardır tartışılan, kiminin duygularla kimininse mantıkla hareket edilmesi gerektiğini savunduğu bir soru. Bence olması gerekense mantığımızı ve duygularımızı dengeleyerek ortak bir karar verebilmek ve buna göre hareket edebilmek. Harekete geçtiğimiz zaman yalnızca yolumuza odaklanmamız ve aklımızdaki tüm endişeleri geride bırakmamız gerekir. Böylece etrafımızdaki negatif yüklü kişilerden de kolayca uzaklaşabilir ve hayatımıza bakabiliriz. Kendimize bir hedef koyduysak ve bunun için çalışırken başaramadıysak kendimizi “Hayır, ben bunu yapamıyorum. Vazgeçtim” diyerek yere düşürmek yerine tüm başarısızlıklarımda yaptığım hatalar neydi deyip yeniden ayağa kalkmalıyız. Unutmayın şu an adını bildiğimiz tüm insanlar başarmadan önce defalarca kez yenildi. Tüm bunlardan sonra “Ama biz hep evdeyiz, nefes alacak imkanımız yok. Bu bahsettiklerini nasıl yapabiliriz” dediğinizi duyar gibiyim. Hadi biraz da pandemi döneminde evdeyken kendimize neler katabileceğimize ve psikolojimizi nasıl güçlendirebileceğimize bakalım…

Pandemi Döneminde Online Yapılabilecek Aktiviteler

Birçok insanın kendine bir şeyler katmak yerine evde yalnızca oturmayı tercih ettiği ve sonunda bunalıma girdiği bu pandemi döneminde evimizdeyken hem online hem de ücretsiz bir şekilde kendinize yeni şeyler katabileceğinizi biliyor muydunuz? Geldiğimiz teknoloji çağında online olarak yapılamayacak neredeyse hiçbir şey kalmadı. Peki biz neden evimizdeyken yeni şeylere adım atmayalım? Ücretsiz online eğitim ve aktiviteler var mı ve varsa bunlar neler, biraz da buna değinelim.
• İstanbul İşletme Enstitüsü (iienstitute) bu platformlardan bir tanesidir. İnsan kaynakları yönetimi, finansal yönetim, mobbing, stres yönetimi, muhasebe ve stratejik yönetim gibi pek çok ücretsiz ve online eğitimler mevcut.
• Global Enstitü’den, takım sporları, Türk sineması, fotoğrafçılık, insan hakları, İngilizce gibi birçok eğitimi ücretsiz bir şekilde alabilirsiniz.
• Udemy üzerinden sertifikalı bir şekilde Office programları, sınavlara yönelik eğitimler, web tasarım, müzik enstrümanları, kod yazma ve kişisel gelişim eğitimleri alabilirsiniz.
Ben sizlere yalnızca birkaç tanesini örnek olarak verdim. Fakat biraz araştırma ile daha birçok seçenek mevcut. Evde oturuyoruz diyerek kendimizi düzensizliğe ve sonunda bunalıma sürüklemeyelim. Vaktimizi nasıl daha güzel ve verimli geçirebiliriz buna bakmalıyız. İnanın bu dönemden çıktıktan sonra psikolojik olarak çok daha güçlü, özgüveni daha yüksek ve daha fazla alanda başarılı olabilecek bireyler olacağız. Yalnızca kendinize inanın ve psikolojini güçlü tutun. Unutmayın, psikolojimizi güçlü tutmak bedava…

Covid-19 pandemi sürecinde dünyadaki tüm insanlar daha önce hiç yaşamadıkları bir döneme adapte olmaya çalıştılar. İnsanlar, kendi kişisel alışkanlıklarının yanı sıra ortak olan alışkanlıklarını da bir kenara bırakmak ve yaşam şekillerini değiştirmek zorunda kaldılar. Mecburi olarak, gerekmedikçe evde kalmayı toplu alanlarda bulunmaya tercih etmek durumunda kaldılar. Tercih etmek durumunda kaldılar diyoruz, çünkü bu durum insanlara sunulmuş bir opsiyon değil zorunluluk haliydi. Özellikle kapalı mekanların insanlar için virüs bulaş riskini artırdığı bilinmektedir. Kapalı mekanlarda bulunan klima ve havalandırma sistemleri virüs damlacıklarının içeride hızlı bir şekilde yayılmasına neden olabilmektedir.

Dünya Sağlık Örgütü başta olmak üzere hükümetler ve yetkililer, pandemi süreci boyunca birçok sağlık önlemi alınması gerektiğini belirtti. Bu önlemlerin içinde virüs bulaş riskini en aza indirgemenin yöntemlerini kamuoyu ile paylaştılar. Alınması gereken önlemler dahilinde ise; maske takmak, sosyal mesafeyi korumak, teması en aza indirgemek, el yıkama ve dezenfektan kullanımının önemi, dengeli ve sağlıklı beslenme ve son olarak mümkün olduğunca açık alanlarda egzersiz yapmanın önemi vurgulandı. İnsanların fiziksel sağlığına dikkat etmelerinin de oldukça önemli olduğu belirtilirken, psikolojik olarak da kendilerini karamsarlığa sürüklememeleri gerektiği de öneriler arasında yerini aldı. Pandemi, yalnızca bedensel sağlık problemlerine yol açmakla kalmaz, ayrıca anksiyete, panik ve endişe gibi ruh sağlığı sorunlarına da sebep olabilmektedir. Dünya gündemine bomba gibi düşen Covid-19 pandemisi yukarıda bahsettiğimiz gibi ruh sağlığımızda da bazı yıkımlara yol açmıştır. Pandemi dönemi insanlarda, mesleği ve statüsü her ne olursa olsun, anksiyetenin yanı sıra depresyon ve stres düzeyinde artış gibi sorunları da beraberinde getirmiştir.

İnsanlarda oluşan bahsettiğimiz bu kaygı bozuklukları ve depresyon, yalnızca pandeminin yayılma hızına bağlı olarak değil, birçok insanın işsiz kalması ile de ortaya çıkmış ya da artmıştır. Devam etmesi gerekli olan iş kollarında çalışma şekillerine yeni kurallar getirilmiş fakat bazı sektörler bu dönemde tamamen kapatılmışlardır. Alınan önlemler gereğince faaliyetine ara vermek zorunda kalan sektörler içerisinde eğlence sektörü, hizmet sektörü, eğitim sektörü, halı saha, müzikli mekanlar, restoran ve kafeler, sinema salonları ve spor salonları yer aldı. Kapanan bu sektörlerde çalışan insanlar oldukça zor bir ekonomik dönemden geçiyor. Yaşadıkları bu ekonomik sorunlar nedeni ile kaygı ve endişeye kapılmaktadırlar. Yaşanan gelir kayıpları sebebi ile de ruhsal bunalım yaşayabiliyorlar.

Ne yazık ki, hem fiziksel hem de ruhsal sağlık açısından insanlara destek sağlayan spor ise pandemi sürecinden olumsuz etkilenen sektörlerden biri olmuştur. Ülkemizde pandemi sürecinin başlaması ile kapatılan ve daha sonra yeni normalleşme döneminde kısıtlamalar ile faaliyetine devam edebilen spor salonları için son zamanlarda yeniden kapatılmanın söz konusu olduğu konuşuluyor. Kapatılmalarının yeniden gündemde olduğu spor salonları, bu zorlu süreçte %70-80 oranında boş kalmalarından dolayı zaten iflas etmenin eşiğine gelmişlerdi. Salon üyeleri sporlarına olabildiği kadar açık alanlarda ya da evlerinde devam edebilirlerken, spor salonlarında çalışan antrenörler ise ekonomik açıdan ne yapacaklarını düşünüyorlar. Pandemi sürecinin ne zaman sona ereceği de belirsizliğini korurken işine devam edemeyen spor antrenörleri ve hocaları gibi işine ara vermek zorunda kalan kişiler içinse, bu dönemde ruhsal olarak kendilerini geleceklerine motive etmeleri gerekiyor. Bu süreci karamsarlığa kapılmadan, kendilerine ve işlerine yatırım yaparak geçirenler süreç bitiminde yarının insanı olma yolunda bir adım atmış olacaklar.

Pandemi döneminin ne zaman biteceği ne yazık ki belirsizliğini korumakta. Ancak bu zorlu günlerin elbet bir son bulacağı da bilinmektedir. Hayat bu, yarının ne getireceği bilinmez. İnsan olarak her zaman olumsuz durum ve zorlu süreçler ile karşılaşabiliriz. Fakat önemli olan bunların üstesinden gelebilmek ve yarına umut ile sarılabilmektir.

Ünlü şairimiz Nazım Hikmet Ran’ın da dediği gibi:

Çocuklar inanın inanın çocuklar

Güzel günler göreceğiz güneşli günler

Motorları maviliklere süreceğiz

Güzel günler göreceğiz güneşli günler”